Nilsson, SAAB'ın gelecekteki savaş uçağı seçeneklerine ilişkin hamleleri hakkında bilgi vererek şirketi İsveç'in bir sonraki savaş uçağını geliştirmeye aday olarak sundu.
Nilsson, Saab'ın İsveç için yeni bir savaş uçağı üretmesi için şu anda koşulların uygun olduğunu savunarak, eğitimli bir işgücünün mevcudiyetini, modern dijital mühendislik tekniklerinin kullanımını ve Gripen E avcı uçağı, GlobalEye gözetleme uçağı ve T-7A eğitim uçağı gibi son programlardan elde edilen deneyimi örnek gösterdi.
Nilsson, Gripen'in geliştirilmesinde kullanılan benzer bir yaklaşımın yeni bir savaş uçağı için de etkili olabileceğini öne sürdü. Bu strateji, tasarım sürecinin kontrolünü İsveç'te tutarken birkaç uluslararası ortakla çalışmayı içeriyordu. Gripen E'nin öncelikle Saab tarafından geliştirilmiş olmasına rağmen, önemli oranda yabancı tedarikçilerden gelen parçalar içerdiğini ve Saab'ın bunları tek bir sisteme entegre ettiğini belirtti.
Bu model, yerel gözetim ile uluslararası işbirliğini dengeleyerek gelecekteki programlara da uygulanabilir.
Harris ve Trump düellosu başlıyor! Harris ve Trump tartışması saat...
SAVAŞ UÇAĞI KONSEPTLERİNİ GELİŞTİRMEK İÇİN SÖZLEŞME İMZALANDI
Bu çabaların bir parçası olarak İsveç Savunma Malzeme İdaresi (FMV) bu yılın başlarında Saab ve GKN Aerospace ile geleceğin savaş uçağı konseptlerini daha da geliştirmek üzere bir sözleşme imzaladı.
Sözleşme, Saab'ın 2025 yılı sonuna kadar bir gösteri prototipi için planlar sunmasını öngörüyor. Bu prototipin yeni bir savaş uçağı sisteminin geliştirilmesi için önemli veriler sağlaması bekleniyor. Saab ayrıca gelişmiş malzemeler, yapay zeka ve gizlilik teknolojileriyle ilgili araştırmalar da yürütüyor.
GKN Aerospace, JAS 39 Gripen serisi için RM12 ve RM16 motorlarındaki deneyimine dayanarak, geleceğin savaş uçakları için yenilikçi çözümler keşfetmek üzere Saab ile yeni bir işbirliği anlaşması imzaladı.
Bu faaliyetler, Saab ve GKN Aerospace'in yeni teknolojilerin ve stratejik ortaklıkların araştırılması yoluyla İsveç'in savunma ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik devam eden çabalarını yansıtıyor.
Mega-tsunami şoku! 90 saniyede bir beşik gibi sallandı: 9 gün...
2030'A KADAR KARAR BEKLENİYOR
Saab, yeni savaş uçağı sistemine ilişkin kararın 2030'dan önce verilmesi çağrısında bulunarak, gecikmelerin İsveç'in savunma sektöründeki teknolojik değişim ve gelişmelere yanıt verme kabiliyetini etkileyebileceği uyarısında bulundu. Bu bağlamda İsveç Silahlı Kuvvetleri, 2050-2060 yıllarına kadar hizmette kalması beklenen Jas Gripen'in yerini alacak yeni bir savaş uçağı sistemi geliştirme sürecini başlattı. İsveç'in kendi savaş uçağını geliştirmeyi, diğer ülkelerle ortaklık kurmayı ya da yabancı bir tedarikçiden mevcut bir modeli satın almayı değerlendirerek 2030 civarında bir karar vermesi bekleniyor.
Hangi yolun izleneceğine karar vermek için ulusal savunma ihtiyaçları, istihdam ve İsveç'in teknolojik açıdan gelişmiş bir ülke olarak konumu da dahil olmak üzere çeşitli faktörlerin tartılması gerekmektedir. Üç seçenek değerlendirilmektedir: yurt içinde yeni bir uçak geliştirmek, ortak geliştirme için diğer ülkelerle işbirliği yapmak veya mevcut bir savaş uçağını satın almak. Bu seçeneklerin her birinin farklı sonuçları vardır. Ulusal geliştirme yaklaşımının uygulanabilirliği konusunda uzmanlar arasında farklı görüşler bulunuyor.
Ne Çin, ne ABD! Bu gurur Türkiye'nin: Dünyanın en büyük...
UYUMLU DEĞİL...
Fakat İsveç Savunma Bakanı Pål Jonson kısa bir süre önce GCAP'ın artık İsveç'in takvimi ya da stratejik gereksinimleriyle uyumlu olmadığını belirtti. Bir diğer önemli program olan Fransız-Alman-İspanyol Geleceğin Savaş Hava Sistemi (FCAS) İsveç'ten önemli bir ilgi görmemiştir.
Bu programlar, gizli teknoloji ve insansız hava aracı entegrasyonu gibi gelişmiş yeteneklere sahip 6. nesil savaş uçakları geliştirmek için NATO ülkeleri arasındaki daha geniş girişimlerin bir parçasıdır.
Amerika Birleşik Devletleri de Yeni Nesil Hava Hakimiyeti (NGAD) programı üzerinde çalışmaktadır, ancak bu program maliyet kaygıları nedeniyle gecikmelerle karşılaşmıştır. İsveç seçeneklerini değerlendirirken, tartışmalar giderek otonom yeteneklerin gelecekteki savaş uçaklarına olası entegrasyonuna odaklanıyor.
