Afrika'daki sömürgelerini bir bir kaybederken Rusya tehdidini giderek daha fazla hisseden Fransa geleceğe artık karamsar bakıyor.
Suriye'de PKK/YPG'yi, Ege'de Yunanistan'ı, Güney Kafkasya'da Ermenistan'ı destekleyen Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Avrupa'nın ölmek üzere olduğu iddiasını bir kez daha seslendirdi.
Berlin Küresel Diyalog toplantısındaki bir panel esnasında Macron, ABD ve Çin'in Avrupa Birliği'ni çoktan geride bıraktığına dikkat çekerek birlik için ölümün yakın olduğunu dile getirdi.
Macron, "Eski modelimiz bitti. Aşırı kuralcı davranıyoruz ve yatırımlarımız da yetersiz. Eğer klasik gündemimizi takip edersek, önümüzdeki 2 ilâ 3 yıl içinde denklemden çıkacağız" dedi.
"Avrupa Birliği ölebilir. Çok önemli bir ânın eşiğindeyiz" ifadesini kullanan Macron, iklim değişikliğiyle mücadele, yapay zeka, savunma ve güvenlik gibi temel konularda AB'nin Amerika Birleşik Devletleri ile Çin'in gerisinde kaldığını savundu.
Eski Avrupa Birliği Merkez Bankası Başkanı Mario Draghi de eylül ayında yayınladığı bir raporda benzer uyarılarda bulunmuş, Avrupa Birliği'nin rekabet gücünü artırmadığı ve ekonomik yapısını kökten değiştirmediği takdirde 'varoluşsal zorluklarla karşılaşacağını' dile getirmişti.
Miçotakis'e İsrail çağrısı: 'Netanyahu'nun ölümcül politikasını desteklemeyi bırak'
KİMSE KURALLARA UYMUYORSA BİZ NİYE UYALIM?
Berlin'deki oturumda Draghi'nin raporunu desteklediğini ifade eden Macron, Avrupa'nın bu önerileri uygulamak için acele etmesi gerektiğini vurguladı. "Bunun çok doğru olduğunu düşünüyorum çünkü risk altındayız" diyen Fransa Cumhurbaşkanı şunları söyledi:
"ABD ve Çin çok daha fazla yatırım yapıyor ve çok daha ileri görüşlü davranıyor. Son 30 yılda Amerika Gayri Safi Yurtiçi Hasılasını yüzde 60 artırırken Avrupa'nın performansı ise yüzde 30'da kaldı. Bu durum benimsediğimiz modelle artık sürdürülebilir değil.
Günümüzün çok kutuplu dünya düzeninde rekabet edebilmek için AB ortak pazarını derinleştirmeli ve düzenlemeleri de basitleştirmelidir. Eğer daha rekabetçi olmak ve bu çok kutuplu düzende pay sahibi olmak istiyorsak bir 'basitleştirme şokuna' ihtiyacımız var.
Çin ve ABD, Dünya Ticaret Örgütü'nün kurallarına uymuyorsa Avrupa Birliği de buna uymamalı. 25 yıl önce Çin'in Dünya Ticaret Örgütü'ne katılmasıyla yasalara uyacağını düşünmüştük. Ancak durum böyle olmadı.
Gerek ABD gerekse de Çin kurallara saygı göstermediğinde, odada kurallara bağlı kalmış tek kişi biz olmamalıyız. Bu hiçbir işe yaramaz."
Fransa'nın denizaşırı sömürgesi Yeni Kaledonya adasında yerli Kanak halkı geçtiğimiz mayıs ayında sokaklara dökülmüş ve Fransız işgalcilere başkaldırmıştı. Sözkonusu isyan, Afrika'da Burkina Faso, Mali ve Nijer'den kovulan Fransa'ya yeni bir darbe oldu.
Yorum Yaz