İşte 9 maddede Çin hakimiyeti: Pekin hangi kritik konularda Amerika'yı geçti?

ABD Başkanı Donald Trump ve ekibinin Çin'e karşı başlattığı ticaret savaşı küresel ölçekte sarsıntılara neden oldu. Çok kutuplu dünyanın baş aktörlerinden biri olmaya hazırlanan Çin, Trump yönetiminin koyduğu tüm bariyerlere meydan okuyor. Malezya İslâm Üniversitesi'nde 'ASEAN Çalışmaları' adlı kürsüyü yöneten Profesör Phar Kim Beng, Asia Times için yazdığı makalede Çin'in ABD'yi solladığı 9 temel konuyu ele alıyor. Çarpıcı makaleyi TRHaber okuyucularına sunuyoruz.
ABD stratejistlerinin zihnini giderek daha fazla meşgul eden bir görüntü var: Artık sadece savunma amaçlı kıvrılmış değil, zarif bir şekilde Amerikan kel kartalının boynuna dolanmış bir Çin ejderhası... Tamamen boğmayı değil, kuşun nefesini düzenlemeyi amaçlıyor.
Sembolizm abartı değil. Zira uzun zamandır taklitçi olarak karikatürize edilen Çin'in artık sistemsel bir rakibe dönüştüğü, kritik iş ve güvenlik sektörlerinde ABD'yi geride bıraktığı ve silahlarıyla yendiği bir dünyayı ele alıyor.

Teknolojiden ticarete, para biriminden siber güce kadar Çin devleti uzun vadeli oyunu ustalıkla yönetiyor. Liberal demokrasilerin yenilik üretmede her zaman daha hızlı olacağı ve süreci daha iyi yöneteceği varsayımları Çin'in ağırlığı altında çöküyor.
Şimdi Çin'in sadece yetişmekle kalmayıp birçok açıdan rakiplerini hızla geçtiği stratejik sektörlere bir bakalım:
1-YARI İLETKENLER: BAĞIMLILIKTAN YAKIN PARİTEYE
Bir zamanlar Çin'in en önemli zaafı olan yarı iletkenler artık en dramatik kazanımlarının konusu haline geldi. Washington'ın Huawei'ye uyguladığı ambargolara ve gelişmiş litografi ekipmanlarına yönelik ihracat yasaklarına rağmen Pekin, yerel çip ekosistemine 1,5 trilyon yuandan fazla para akıttı.
14 nanometrelik çipler artık büyük ölçekte ülke içinde üretiliyor ve ekonomik danışmanlık şirketi Gavekal Dragonomics'ten Dr. Dan Wang'a göre 'Çin, küresel liderlerin sadece bir veya iki düğüm gerisinde ve hızla yetişiyor.'
Bu hızlanma, nadir toprak madenciliğinden çip tasarımına kadar tüm tedarik zinciri boyunca devlet sübvansiyonlarını içeren bir politika olan 'çift dolaşım sistemiyle' destekleniyor.
Buna karşılık ABD parçalanmış bir görüntü veriyor. 'CHIPS' ve 'Bilim Yasası' yavaş ilerliyor ve Amerikan fabrikaları Tayvan gibi jeopolitik darboğazlara hâlâ tehlikeli bir şekilde bağımlıyken süreç tersine dönebilir.
Ayrıca, kalifiye işgücü ve tedarik zincirlerinin eksikliği nedeniyle Tayvan'ı ABD'de fabrikalar kurmaya zorlamanın uzaktan bile işe yarayıp yaramayacağı da belirsiz.
2-ELEKTRİKLİ ARAÇLAR: DİKİZ AYNASINDAKİ TESLA
Dünyanın en büyük elektrikli araç üreticisi Tesla değil, Çin'in BYD'sidir. 2023'te küresel satışlarda Tesla'yı geçti ve ayak izi artık Latin Amerika, Avrupa ve Güneydoğu Asya'ya yayılıyor.
Neden? Çünkü Çin tedarik zincirini kontrol ediyor. Bolivya'daki lityumdan Kongo'daki kobalta kadar Çinli firmalar hammedde akışına hakim durumda. Ayrıca küresel lityum pil üretiminin yüzde 75'inden fazlası Çinli şirketlerce yapılıyor.
Çinli Profesör Tu Xinquan'ın belirttiği gibi, 'Pekin, elektrikli araçları yalnızca bir tüketici ürünü olarak değil, bir sonraki stratejik endüstri olarak görüyor.' Sonuç? Çin, yeşil mobilite için küresel terimleri belirliyor.
3-YAPAY ZEKA: DİJİTAL EKOSİSTEMDE OTORİTER VERİMLİLİK
Silikon Vadisi etik ve veri gizliliği gibi konularla boğuşurken, Çinli yapay zeka firmaları dijital ekosistemlerinin ölçeğinden yararlanarak yarışta öne geçiyor.
1,4 milyar vatandaşın devasa veri havuzlarına katkıda bulunmasıyla SenseTime ve iFlytek gibi firmalar ABD'de hayal edilemeyecek bir hızda makine öğrenimi modelleri eğitiyor.
Stanford Üniversitesi'nin 2024 Yapay Zeka Endeksi'e göre, 'Çin artık ABD ve AB'nin toplamından daha fazla hakemli yapay zeka makalesi yayınlıyor.'
Daha da önemlisi, yapay zekanın ulusal gözetim sistemlerine (yüz tanıma, davranış analitiği ve hatta önleyici polislik) entegre edilmesi, otoriter yönetimde kurumsal bir avantajdır.
4-UZAY VE HİPERSONİKLER: PENTAGON'UN UFKUNDAN SIÇRAMAK
2021'de Çin, Pentagon yetkililerini şaşkına çeviren bir hipersonik kayma aracını test etti. Hedefine ulaşmadan önce dünyayı dolaştı; Amerika'nın öngörmediği ve sahip olmadığı yeteneklerin bir göstergesi.
Bugün Çin, diğer tüm ülkelerden daha fazla uydu fırlatıyor ve Tiangong Uzay İstasyonu NASA'dan bağımsız olarak faaliyet gösteriyor. Bu sadece prestijle ilgili değil. Alçak Dünya yörüngesi (LEO) altyapısına sahip olmak ve entegre bir komuta mimarisi inşa etmekle ilgili.
Carnegie Vakfı'ndan James Acton'a göre, 'Çin'in uzay teknolojisindeki sivil-askeri füzyonu, ona belirleyici bir asimetri sağlıyor; sivil amaçlı fırlatmaları bir gecede askeri kapasiteye dönüştürme yeteneği kazandırıyor.'
5-KUANTUM BİLİŞİM VE SİBER EGEMENLİK
Çin'in kuantum sıçraması mecazi değil. Hefei'de şehir düzeyinde bir kuantum iletişim ağı kurdu ve güvenli kuantum şifrelemesini göstermek için Micius uydusunu fırlattı. ABD hala teorik atılımlarla boğuşurken, Çin kuantum ağlarını faaliyete geçiriyor ve bu, hacklenemez iletişime bir adım daha yaklaşmamızı sağlıyor.
Aynı zamanda Çin Halk Kurtuluş Ordusu'nun Stratejik Destek Gücü'ne bağlı siber birlikleri de giderek zorlu bir güce dönüştü.
Siber güvenlik uzmanı Adam Segal'in uyardığı gibi, 'Siber operasyonların kurumlar arası incelemeden geçmesi gereken ABD'nin aksine, Çin'in merkezi komutası daha çevik, daha acımasız ve daha stratejik.'
6-ALTYAPI DİPLOMASİSİ: ÇELİK VE FİBER EGEMENLİĞİ
Kuşak ve Yol Girişimi bir zamanlar 'borç tuzağı diplomasisi' olarak yaftalanmıştı. Ancak 2025'te gerçek dünya etkisine sahip büyük bir ağa dönüştü. 70'ten fazla liman, 150 ülke ve sayısız demiryolu bağlantısı artık Çin lojistik sistemlerine bağlı.
Malezya'nın Doğu Sahili Demiryolu Hattı ve 'İki Ülke, İkiz Parklar' girişimi kapsamındaki endüstri parkları bununla ilgili önemli örneklerdir. Buna karşılık, Amerika'nın Daha İyi Bir Dünya İnşa Etme (B3W) girişimi kurumsal omurganın ve maddi teslimatın eksikliği nedeniyle hiçbir zaman başarılı olamadı.
7-FİNANSAL YENİLİK: DOLAR BAĞIMLILIĞI VE YUAN STRATEJİSİ
Dolar küresel ölçekte hakimiyetini hâlâ korusa da Çin'in Sınır Ötesi Bankalararası Ödeme Sistemi (CIPS) yılda 400 milyar doların üzerinde yuan cinsinden işlem gerçekleştiriyor.
Cornell Üniversitesi'nden Profesör Eswar Prasad'ın da belirttiği gibi, 'CIPS dijital yuanla birleştirildiğinde, Çin'e doların küresel rezerv statüsüne doğrudan meydan okumadan ikili ticareti dolarizasyondan arındırma yolu sunuyor.'
ASEAN'da bile Endonezya ve Malezya, Pekin ile yerel para birimi üzerinden ticaret anlaşmaları imzaladı. Bunun sonuçları ciddi: ABD artık uluslararası finans parametrelerini tek taraflı olarak kontrol edemiyor.
8-İLAÇLAR VE KAMU SAĞLIĞI DİPLOMASİSİ
Sinopharm ve Sinovac, Covid-19 salgını sırasında Batı'da şüphelere yol açmış olabilir ancak bu aşılar 80'den fazla ülkeye ulaştı. Çin, yeni sağlık pazarlarını ele geçirerek Küresel Güney'in eczanesi oldu.
Bu arada Çin, antibiyotik ve kronik hastalık ilaçları için hayati önem taşıyan aktif ilaç bileşeni (API) ihracatının yüzde 70 kadarını kontrol ediyor. ABD Gıda ve İlaç Dairesi bile bunu ulusal güvenlik riski olarak işaretledi.
9-DENİZ HAKİMİYETİ: ASYA SULARINDA ÇELİK LEVİATHAN
Çin'in benzeri görülmemiş bir hızla yeni muhripler, fırkateynler ve uçak gemilerini denize indirmesiyle Çin Halk Kurtuluş Ordusu Donanması (PLAN) gemi sayısı bakımından artık en büyük donanma haline geldi.
Uluslararası Stratejik Araştırmalar Enstitüsü'ne (IISS) göre, Çin'in deniz kuvvetlerine ait gemi inşa kapasitesi, ABD'yi yılda 3'e katlıyor. Bunun stratejik sonuçları var: Pekin, askeri resifler ve uçak gemisi katili füzelerle Hint-Pasifik deniz düzenini yeniden düzenliyor ve Amerikan Yedinci Filosu'nun hakimiyetine meydan okuyor.
SONUÇ: REHAVETİN BİTİMİ, ÇOK KUTUPLU DİSİPLİN BAŞLIYOR
Çin ejderhası üstünlüğe giden yolda kükremedi. Amerikan sistemini inceledi; düşünce kuruluşları, sermaye piyasaları, akademik ağlar ve savunma-endüstriyel üsler... Bunların Çin özelliklerine sahip birer versiyonunu kopyaladı: Merkezî, çevik, devlet destekli ve küresel...
Bu artık ideolojilerin yarışması değil, kapasitelerin yarışmasıdır. Çin ejderhasının kartalı boğmasına gerek yok. Sadece doğru anlarda boğazını sıkması gerekiyor. Ve bu sıkılaşan tutuşta 21. yüzyıl gücünün rahatsız edici gerçeği yatıyor: Artık kimin egemen olduğu değil, kimin dayanıklı olduğu önemli.
TRHABER