Karındeşen Jack'ın gizemi çözüldü! Tüm zamanların en ünlü seri katiliydi: 135 yıl sonra ilk görüntüsü ortaya çıktı

Karındeşen Jack'ın gizemi çözüldü! Tüm zamanların en ünlü seri katiliydi: 135 yıl sonra ilk görüntüsü ortaya çıktı

Tüm zamanların en ünlü seri katili Karındeşen Jack'in yüzü, 135 yıldır ilk kez, vakayı 30 yıldır inceleyen ve ünlü katilin cinayet nedenini bulduğunu iddia eden bir yazar tarafından ortaya çıkarıldı.

Dünya

10.10.2024, 16:47

Dr Russell Edwards, kurbanlardan birinin şalından alınan DNA kanıtını kullanarak Karındeşen Jack'in aslında korkunç Whitechapel cinayetlerinin baş şüphelilerinden biri olan Polonyalı bir Yahudi göçmen olan Aaron Kosminski olduğunu 'kanıtladı'.

Araştırmacı ayrıca, Karındeşen Jack'in 19. yüzyılın sonlarında Londra'da terör estirdiği sırada (23 yaşlarında) nasıl görüneceğinin ilk tam siyah beyaz görüntüsünü oluşturmak için yeni, son teknoloji ürünü bir yüz yeniden yapılandırma teknolojisi kullandı.

Katil BM kürsüsünde! Türk heyeti salonu terk etti Katil BM kürsüsünde! Türk heyeti salonu terk etti Haberi Görüntüle

KARINDEŞEN JACK'IN YÜZÜ

Kosminski'nin bilinen hiçbir fotoğrafı bulunamayan Edwards, mümkün olduğu kadar çok sayıda tarihi aile portresi elde etmek için torunlarıyla temasa geçti ve bu portrelerden ve teknolojiyi kullanarak, Karındeşen Jack'in ilk makul görüntüsünü ortaya çıkardı.

Karındeşen Jack'e atfedilen saldırılar tipik olarak Londra'nın Doğu yakasında yaşayıp orada çalışan ve karınları parçalanmadan önce boğazları kesilerek öldürülen kadın fahişeleri hedef almıştır. En az üç kurbanın iç organlarının alınmış olması katilin bazı cerrahi ve anatomik bilgiye sahip olduğu fikrini oluşturmuştur. 

Cinayetlerle ilgili dedikodular 1888 yılının Eylül ve Ekim ayında güçlenmiş, Scotland Yard ve çeşitli medya organları katil olduğunu iddia eden kişi veya kişilerce gönderilen mektuplar almıştır. “Cehennemden” mektubu, kurbanlardan birinden alındığı düşünülen muhafaza edilmiş yarım bir böbrek ile birlikte Whitechapel Tetkik Komitesi lideri George Lusk tarafından teslim alınmıştır. Cinayetlerin olağan dışı vahşi tabiatı ve medyanın olaylara yaklaşımı sebebiyle halk gittikçe Karındeşen Jack olarak bilinen tek bir katilin olduğuna inanmıştır.

Geniş çaplı gazete yayınları Karındeşen Jack'in uzun süreli ve yaygın uluslararası kötü ününün yerleşmesini ve efsanesinin iyice pekişmesini sağlamıştır. 1891 yılına kadar Whitechapel'da seri halinde gerçekleşen on bir vahşi cinayetin polis soruşturması 1888'de gerçekleşen bütün cinayetlere kesin olarak bağlanamamış, sıralı beş olarak bilinen Mary Ann Nichols, Annie Chapman, Elizabeth Stride, Catherine Eddowes ve Mary Jane Kelly isimli 31 Ağustos ve 9 Kasım arasında öldürülmüş beş kurban en muhtemel olarak birbirine bağlanmıştır. 

Cinayetler hiçbir zaman çözülememiş ve bu cinayetlerin çevresinde oluşmuş efsaneler gerçek tarihi araştırma, folklör ve sahte tarihin bir kombinasyonuna dönüşmüştür. Karındeşen dosyasının analizi ve çalışmalarını tanımlamak için "ripperology" terimi ortaya çıkarılmıştır. Şu anda Karındeşen'in kimliği konusunda binlerce teori vardır ve cinayetler birçok hayali yapıta ilham vermiştir. Günümüze kadar bozulmadan ve değişmeden ulaşabilmiş tek fiziki kanıt ise, kurbanlardan birine ait olduğu iddia edilen şaldır.

Uluslararası Uzay İstasyonu'nda gizemli tehlike! NASA güvenlik riskini duyurdu: Yüksek tehdit seviyesine ulaştı! Uluslararası Uzay İstasyonu'nda gizemli tehlike! NASA güvenlik riskini duyurdu: Yüksek... Haberi Görüntüle

KARINDEŞEN JACK'İN VAHŞİ CİNAYETLERİ

Karındeşen Jack'in yöntemleri vahşiceydi. Kurbanlarını önce boğazlayarak etkisiz hale getiriyor daha sonra da boğazını kulaklarına kadar kesiyordu. Ufak tefek değişikliklerle beraber kurbanların tamamına yakınının karnı ve cinsel organları deşilmiş, bazı organları çalınmış, bazen de burun ve/veya kulakları kesilmişti. Jack kurbanlarını, dizleri karınlarına çekilmiş ve bacakları açık bir şekilde düzenleyerek terkediyordu.

Cinayetlerin işlendiği dönemde Londra'nın Doğu Yakasında yaşayan kadınlara karşı büyük oranda gerçekleştirilen saldırılar kaç kurbanın aynı kişi tarafından işlendiği konusunda belirsizliğe yol açmıştır. 3 Nisan 1888 tarihinden 13 Şubat 1891 tarihine kadar 11 cinayet işlenmiş ve bu cinayetlerin Londra Metropolitan polisi tarafından yapılan soruşturma kayıtları Whitechapel cinayetleri isimli tek bir dosyada toplanmıştır. 

Bu cinayetlerin tek bir kişi tarafından işlenip işlenmediği düşüncesi genel bir kabule ermiş olmaktan uzak olsa da, “sıralı beş” adı verilen beş kurban genel olarak Karındeşen Jack'in kurbanı olarak kabul edilmiştir. Çoğu uzman boğazın kesilmesi, karın ve cinsel organların parçalanması, iç organların alınması ve yüzde yapılan tahribatın Karındeşen Jack'in cinayetlerini uygulama şekli olduğunu kabul etmişlerdir. İlk iki Whitechapel cinayeti olan Emma Elizabeth Smith ve Martha Tabram'ın öldürülmeleri “sıralı beş” içerisinde yer almamışlardır.

Emma Elizabeth Smith 3 Nisan tarihinde 1888 tarihinde Whitechapel'daki Osborn sokağında soyulup cinsel saldırıya uğramış, küt bir nesne cinsel organına sokulmuş ve karın zarı yırtılmıştır. Bu saldırı sonucu karın zarı iltihabı sebebiyle ertesi gün Londra Hastanesi'nde ölmüştür. Smith ölmeden önce kendisine iki ya da üç kişinin saldırdığını ve bunlardan birinin yeniyetme çağında biri olduğunu söylemiştir. 

Bu saldırı basında Karındeşen Jack ile alakalı olarak gösterilse de, çoğu yazar bu saldırının bir sokak çetesinin işi olduğunu kabul etmiştir. Martha Tabram ise 7 Ağustos 1888 tarihinde 39 yerinden bıçaklanarak öldürülmüştür. Cinayetin şiddeti, cinayet için herhangi bir motivasyonun olmaması ve Whitechapel'de işlenmesi sebebiyle polis bu cinayetin bir Karındeşen Jack vakası olduğunu düşünmüştür. Martha Tabram'ın boğazı ve karnının kesilmesi yerine bıçaklanarak öldürülmesi sebebiyle bugün çoğu uzman onun bir Karındeşen Jack kurbanı olmadığını kabul eder.

Habere Tepki Ver

0

0

0

0

0

0

0

0

Yorumlar (0)

Ozan KOLTUK

TRHaber.com - Dünya


Bakmadan Geçme

Tümünü Gör ››

Loading