Türkiye'nin denizlerdeki hak ve menfaatleri için en temel doktrin olan Mavi Vatan haritası, Yunanlılardan sonra CHP'li Namık Tan'ın saldırısına uğradı.
Mavi Vatan idealine 'masal' diyen Tan, Kemal Kılıçdaroğlu'nun dış politika baş danışmanlığını yapmış Ünal Çeviköz'ün yolundan gittiğini herkese kanıtladı.
2010-2014 yılları arası Abdullah Gül ve Ahmet Davutoğlu'nun desteğiyle Washington Büyükelçiliğine atanarak Türkiye'yi 4 yıl boyunca temsil eden Tan, görev yaptığı dönem Fetullahçı Terör Örgütü'nün üst düzey isimleriyle pek çok etkinlikte boy gösterdi.
4 yıllık görev süresince CIA bağlantılı Uluslararası Cumhuriyetçiler Enstitüsü (IRI) ile derin ilişkiler kurduğu iddia edilen Namık Tan, büyükelçilik görevi sonlanıp Türkiye'ye döndükten sonra Amerikan firmalarının mümessili gibi çalıştı.
CHP'li Namık Tan, 2014-2017 yılları arası Türkiye'de yasadışı taksicilik faaliyeti yürüten Amerikan UBER şirketinin maaşlı lobicisiydi.
Uluslararası Araştırmacı Gazeteciler Konsorsiyumu (ICI) tarafından 2022 yılında 'UBER Files' adı altında yayınlanan belgeler, emekli büyükelçi Tan'ın lobicilik yaparak zengin olduğunu ortaya koydu.
Zafer değil, Aşk-ı Memnû Partisi: Yarı çıplak fotoğrafını Atatürk'ün sözüyle...
FRANSA'DA MACRON, TÜRKİYE'DE NAMIK
Fransa'da François Hollande döneminde Ekonomi Bakanlığı koltuğunda oturan Emmanuel Macron'u yasal mevzuat hazırlanması için maaşa bağlayan UBER, Türkiye'de ise bu konuda Namık Tan'ı seçmişti.
Türkiye pazarına Haziran 2014'te giren UBER, turistik taşımacılık belgesiyle yasadışı biçimde taksicilik hizmeti veriyordu. 2017 yılında 2 bin, 2018'de ise 8 bin araç sayısına ulaşan UBER, özellikle taksici esnafının tepkisini çekmişti.
Faaliyetlerini yasal hale getirmek için Namık Tan'dan 'bağlantılarını kullanmasını' isteyen UBER kurucuları Travis Kalanick ile Garrett Camp, o dönem kesenin ağzını açtı.
Yayınlanan UBER yazışmalarında, şirketin Avrupa, Ortadoğu ve Afrika'dan sorumlu bir direktörü, Türkiye'de lisans almak için herhangi bir meşrû yolun olmadığını, dolayısıyla güçlü bir lobiciye ihtiyaç duyulduğunu anlattıktan sonra şirket yönetimine şunları yazıyordu:
"Birçok seçeneği tükettikten sonra, yasallaşma sürecinde bize destek olacak doğru kişiyi bulamazsak, bunun Türkiye'deki tüm operasyonumuzu yeniden gözden geçirmemize neden olacağını hesaba katmak zorundayız."
Zafer değil, Aşk-ı Memnû Partisi: Yarı çıplak fotoğrafını Atatürk'ün sözüyle...
OBAMA'NIN DANIŞMANI RİCA ETMİŞ
UBER firması 2015 yılı sonunda emekli büyükelçi Namık Tan ve ortağı Ekim Alptekin ile anlaştı. Tan ve Alptekin'in birlikte çalıştığı NT Danışmanlık firmasıyla aylık 35 bin dolardan 3 aylık bir sözleşme imzalandı.
UBER yöneticileri, Ocak 2016'daki yazışmalarda, 3 aylık süre sonunda ilerleme kaydedildiği ama hedefe ulaşmak için daha uzun zamana ihtiyaç olduğunu belirterek aylık ödenecek miktarı '20 bin dolar + bonuslar' olarak belirleyip şirketle bir yıllık anlaşma yapmayı önerdiler. Sızdırılan belgelerde bu sözleşmenin imzalanıp imzalanmadığı yer almadı.
UBER yazışmalarının Alman medyasında yayınlanması sonrası 2022 Haziran'ında T24'e açıklama yapan Namık Tan, tüm iddiaları doğruladı ve ek bilgiler de verdi:
"Haberlerde anlatılanlar doğru. O dönem benimle eski ABD Başkanı Barack Obama'nın başdanışmanı olan David Plouffe temasa geçti. Benim arkadaşımdır. Benden rica etti, 'böyle bir arayış içindeler, yardımcı olabilir misin' diye...
Bir sözleşme imzaladık ve UBER'e meşrû bir şekilde Türkiye'de faaliyet gösterebilmeleri için yardım sağladık. Ben hâlâ UBER'e müsaade edilmesi gerektiğini savunuyorum. Ama başarılı olamadık."
CHP'nin beyni 'emcüklendi': Özgür Özel kendi başdanışmanını yalanladı
AMERİKALILARDAN PARA ALMAYA ALIŞIK
UBER'e 16 Ekim 2019 tarihinde İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi kararı ile erişim engeli getirildi. Şirketin, turizm taşımacılığı yetki belgeli araçları taksi olarak çalıştırması yasalara aykırı bulundu.
2020'nin aralık sonunda ise İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi'nin kararına göre sadece sarı taksilerle çalışmak suretiyle UBER'e getirilen erişim engeli kaldırıldı.
Ancak tüm bu lobi faaliyetleri esnasında şirket, 2014 ile 2019 arasında yasal statü kazanmadan Türkiye'de faaliyet göstererek büyümüş oldu.
Namık Tan, 2015 yılı sonlarından 2019 yılı sonuna kadar Amerikalılara danışmanlık hizmetine devam etti. Ortağıyla birlikte ilk 3 ay için UBER'den 105 bin dolar ödeme alan Tan'a Amerikan şirketi, 'ayda 20 bin dolar+bonuslar' şeklinde teklif yapmıştı.
UBER'in Türkiye'deki kaderinin belli olduğu 2019 sonuna dek Tan'ın cebine giren para 4 yıl boyunca 1 milyon doları buldu. UBER'le ilişkisini doğrulayan Tan, Amerikan şirketinden tam olarak ne kadar para aldığına ilişkin bir açıklama yapmadı.
Namık Tan'ın ABD ile ticari ilişkisini ortaya döken 'UBER Files' skandalı, e-posta, WhatsApp yazışmaları, not defterleri ve faturalar da dahil olmak üzere 124 binden fazla belgeyi inceleyen bağımsız gazeteci grubunun bu bilgileri İngiliz The Guardian gazetesiyle paylaşmasının ardından dünya çapında yankılanmıştı.
Zafer değil, Aşk-ı Memnû Partisi: Yarı çıplak fotoğrafını Atatürk'ün sözüyle...
PUSULA HİÇ ŞAŞMIYOR: OSMAN KAVALA EKİBİNDEN
FETÖ'nün 15 Temmuz 2016 darbe girişimi sırasında sosyal medya hesabında bir şey yazmamayı tercih eden Namık Tan, kalkışmanın başarısız olduğu gerçeğinin iyice anlaşıldığı 16 Temmuz'da akşama doğru şu mesajla sahneye çıktı:
"Gün, demokrasimize sahip çıkma günüdür. Ancak bunu yaparken sağduyu, aklıselim ve soğukkanlılıkla hareket edilmesi şarttır."
Tan'ın bu mesajı yazdığı saatlerde güvenlik güçleri, TSK'da yuvalanmış Fetullahçı hainleri yakapaça gözaltına almakla meşguldü.
ABD Büyükelçisi liderliğindeki 10 elçinin, Osman Kavala davası konusunda Türk yargısına müdahale amaçlı girişimi sırasında da Namık Tan, elçileri eleştirmek yerine onlara tepki gösteren Ankara'yı hedef almıştı.
UBER lobicisi Tan, bir diğer Amerikan şirketi Lockheed Martin'i de boş geçmedi. Rusya'dan S-400 hava savunma sistemi alımını bahane ederek Türkiye'yi F-35 proje ortaklığından dışlayan ABD'yi tek kelime de olsa eleştirmek yerine Tan, kendi ülkesini suçladı.
Ne FETÖ'den ne 15 Temmuz kanlı darbe girişiminden ne Yunanistan ve Güney Kıbrıs'ın silahlandırılmasından ne de Suriye'de PKK/YPG'ye devlet kurma projesinden bahsetmeyen Namık Tan, Ankara ile Washington arasındaki bir dizi darboğaza S-400 krizinin yol açtığını savundu.
Tan, Türkiye'nin F-35 projesinden çıkarılmasını "Son 100 yılda cumhuriyete verilmiş en ağır zararların başında geliyor" şeklinde yorumladı.
Kariyerine CHP milletvekili olarak TBMM'de devam eden Namık Tan, Ünal Çeviköz'den devraldığı misyonu başarıyla devam ettireceğine ilişkin net sinyali verdi.
Tan, Yunanistan ve Güney Kıbrıs yönetimlerinin yahut Libya'da CIA devşirmesi Hafter'in bile aklına gelmeyen ifadeyi kullanarak Türkiye'nin Mavi Vatan'ını 'masal' olarak niteledi.
Yorum Yaz