Yandex Metrica

Sitede Ara

TRHaber Gazze'den bildiriyor. İnci’nin Gazze günlükleri-2

Geçtiğimiz salı günü ilk yazısı ile Gazze'deki notlarını TRhaber ile paylaşan İnci Abdelal; Filistin'in Türkiye'deki sesi Trhaber'e bölgede son durumu aktarmaya devam ediyor. Anadolu'nun vatan sevdalısı evlatlarına selam yollayan İnci, Arap ülkelerinin sessizliğine ise anlam veremiyor.

Dünya

19.07.2024, 15:33

Gazze’den Anadolu’nun güzel topraklarına selam olsun…

Ben, adı onur ve gururla yankılanan bu şehrin kızıyım. Beyaz kumaşların üzerine düşen kırmızı lekelerin manzarasını kabullenmeyi reddediyorum. Bir tuval üzerine resim yapar gibi zihnimden biraz uzaklaştığımda, kırmızı rengin her yerini kapladığı bir tabloyu izliyorum. Şehitlerin görüntüsü, her gün ve gece gördüğüm, boğazımda bir düğüm bırakan ve her sabah bu düğümle uyandığım bir sahne. Bu savaşta düşen herkes, hayallerini ve umutlarını büyük bir azimle yeşertiyor, hayatın ve savaşın zorluklarına karşı bir başarı tablosu oluşturmak istiyordu. Bu yüzden, bu sahneye alışamadım ve asla alışamayacağım.

Savaşın başladığı ilk günden beri, bir bulmaca gibi birleştirdiğim görüntülerin arkasında, ölümü kaçınılmazlığının ötesinde anlamaya çalışıyorum. İnsanlar, sevdiklerinin ölümüyle uyandıklarında ya da yakınlarının kaybını yaşadıklarında, öfkeyle ölümü lanetlerler. Bu yüzden Allah, hastalık ve yaşlılık gibi ölüm nedenleri yaratmıştır. Ancak savaşta insanlar, sevdiklerini kaybetme korkusuyla ateşkes için dua ederler. Gazze'deki kuşatılmış yaşamımızda, biz Gazze halkı, ölümden önce yaşam sebepleri yaratmak için çırpınıyoruz; sevdiklerimiz, işlerimiz ya da hayatı hak ettiğimize inanmak için yaşıyoruz. Ancak, sadece yaşamak için yaşamak ya da hiçbir şey için yaşamak zor. Neden mi? Sanırım bu, 75 yılı aşkın süredir üzerimize yağan işgalin acımasızlığına karşı koymak için içimize işleyen Gazze'nin doğasıdır. Yaşamın anlamı bizim için, toprak, fikir, aidiyet, kimlik ve devrimci ruhumuzun anlamları uğruna şehadettir. Gördüğüm her görüntüde, dehşetle titriyor ve boğazım kuruyor.

Bu gerçekliğin ortasında, Arap kardeşlerimizin hareketsizliği beni şaşırtıyor. Aklıma "Güçle alınan, ancak güçle geri alınır" sözleri geliyor ve bu söz duruşumuzu sağlamlaştırıyor. Kimimiz, her göç ve yer değiştirme sonrasında bizi bekleyen bilinmeyen geleceğin korkusuyla yüzleşiyoruz. Karanlık bilinmezlik, huzurumuzu ve hayatımızı yıpratıyor. Anlam ve sebep bulmanın zorluğuna rağmen, anlamsız yaşam, kendini yenilmez olarak ilan eden ordu için daha korkutucudur; bu yüzden azmimizi kırmaya, köklerimizi sökmeye ve çocukluğumuzu yok etmeye çalışıyorlar!

Biz uzun gölgenin çocuklarıyız, zorluğun rahminden doğduk ve toprağımızı kapmak için toprağın derinliklerine kök saldık, bedenin ve onun askere alınmış askerlerinin aynasıyız, gece ve gündüzün farkından ya da yılların art arda gelmesinden zarar görmeyiz, kurşunları içimize sızmış silahlardan korkmayız. Biz gölgenin çocuklarıyız, yitip gitmeyiz ve dolunay doğduğunda karanlığa bürünüp saklanırız. "Tünelin karanlığında ışık ne tatlı" diyenleriz biz.

Bir sonraki günlükte buluşmak üzere… Vatan sevdalısı Anadolu’nun güzel insanları...

Habere Tepki Ver

7

0

0

0

0

0

0

0

Yorumlar (0)

Ozan KOLTUK

TRHaber.com - Dünya


Bakmadan Geçme

Tümünü Gör ››

Loading