Türkiye, İsrail'e karşı atılan adımda sona geldi! Başvuru süreci kısa sürede tamamlanacak

Türkiye, Güney Afrika'nın, Uluslararası Adalet Divanında İsrail aleyhine açtığı soykırım davasına müdahil oluyor. Anadolu Ajansı'na açıklamalarda bulunan TBMM Adalet Komisyonu Başkanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili Cüneyt Yüksel, Gazze'deki saldırıları soykırım olarak niteledi ve Türkiye'nin bundan önce olduğu gibi bundan sonra da Filistinlilerin haklı davasına destek olmaya devam edeceğini belirtti. 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından UAD'de devam eden soykırım davasına Türkiye'nin müdahil olması kararı alındığını belirten Yüksel, bunun ardından gerekli çalışmalara başladıklarını ve  Lahey Büyükelçiliğince 31 Mayıs'ta UAD'ye, müdahillik başvurusunda bulunulacağına ilişkin nota gönderildiğini hatırlattı.

Son dakika... Sivas-Erzincan yolunda feci kaza: Çok sayıda yaralı var Haberi Görüntüle

"HER DAİM FİLİSTİN'İN YANINDAYIZ"

Teknik ve hukuki çalışmaların devam ettiğini belirten Yüksel, şu ifadeleri kullandı: "Başvuru sürecimiz, planlamalarımız ve belirlediğimiz program çerçevesinde devam etmektedir. Güney Afrika'nın, UAD'de İsrail aleyhinde açtığı 'soykırım' davasına müdahillikle ilgili başvurumuza ilişkin çalışmalarımızda sona gelindi. Kısa süre içerisinde hukuki metnimizi tamamlayarak başvurumuzu UAD'ye sunacağız. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, hem İsrail'in Gazze'de soykırıma varan saldırılarını hem Uluslararası Adalet Divanındaki yargılamayı hem de uluslararası kuruluşlardaki ve uluslararası örgütlerdeki tüm süreçleri yakından takip etmektedir. Cumhurbaşkanımız müdahillik başvurumuzla ilgili durumu ve çalışmaları da takip ediyor."

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın her platformda dile getirdiği "Dünya 5'ten büyüktür" söylemiyle daima mağdurların ve mazlumların yanında olmaktan bir an olsun çekinmediğini vurgulayan Yüksel, konuşmasını şöyle bitirdi: "Filistin'in haklı davasının yanında olmaya dün olduğu gibi bugün de yarın da devam edeceğiz. Derdimiz Filistin'dir, gayemiz ateşkes sağlanarak Filistin halkının bugüne kadar ötelenen ve gayri hukuki şekilde, şiddet kullanılarak, tüm insancıl hukuk kuralları çiğnenerek gasp edilen haklarına kavuşmalarıdır. Bağımsız ve egemen Filistin Devleti kuruluncaya kadar bu konuda gereken her şeyi yapmaya, her adımı ve süreci takip etmeye devam edeceğiz. Bundan kimsenin kuşkusu olmasın."