Yüzlerce ton altını çekmek istiyorlar: Külçenin içinden başka bir maden çıkmıştı

Yüzlerce ton altını çekmek istiyorlar: Külçenin içinden başka bir maden çıkmıştı

Soykırımcı ABD ve İngiltere'ye küresel ölçekte duyulan güvensizlik pek çok ülkenin altın rezervlerini Washington ve Londra'dan taşımasına yol açtı. Küresel Güney olarak adlandırılan ülkeler altın varlıklarını geri çekerken Asya devi Hindistan, Türkiye'nin 2019 yılında tamamladığı operasyona benzer bir süreç başlattı. Yeni Delhi, İngiltere'den 100 ton altınını geri istedi. İngilizlerin 2009 yılında Çin'e yaptığı oyunun benzerini Hintlilere de yapabileceği belirtiliyor. 

Dünya

07.06.2024, 16:35

Üçüncü Dünya Savaşı arifesinde soykırımcı ABD ve İngiltere'ye duyulan güvensizlik, 'Küresel Güney' olarak adlandırılan ülkeleri panikletti. Başta BRICS üyeleri olmak üzere çok sayıda ülke, Amerikan ve İngiliz bankalarında tuttukları yüzlerce ton altını geri çekiyor. Türkiye'nin 2019 yılında tamamladığı transfer süreci şimdi onlarca ülke için geçerli durumda. 

Ekonomist Vladimir Dobirnin, Rus İzvestiya gazetesindeki makalesinde, Washington'a duyulan küresel güvensizlik tablosunu gözler önüne serdi. 

İngilizlerin 2009 yılında Londra Menkul Kıymetler Borsası'ndan altın çekmek isteyen Çinlileri sahte külçelerle kandırmaya çalıştığını hatırlatan Dobirnin, çarpıcı yazısında şu bilgileri veriyor:

Hindistan hükümeti, Yeni Delhi'ye ait İngiliz depolama tesislerinden 100 ton altının çekilmesine karar verdi. Altın rezervlerini kendi ülkesi dışında saklama geleneği oldukça uzun bir tarihe sahip. 

İkinci Dünya Savaşı'nın arifesinde bile, Alman birliklerinin olası bir işgalinden endişe duyan Fransız hükümeti, ülkenin altınlarını güvenilir bir yabancı kasaya koymaya karar verdi. 

İsviçre tehlikenin kaynağına çok yakın olduğundan buna uygun değildi. Fransa'nın değerli metal rezervlerinin çoğu sonunda Atlas Okyanusu üzerinden Amerika Birleşik Devletleri'ne nakledildi.

NASA kritik sorunlara çözüm bulanlara ödül vereceğini açıkladı! Rakımı duyanlar şoke oldu! Son tarih açıklandı… NASA kritik sorunlara çözüm bulanlara ödül vereceğini açıkladı! Rakımı duyanlar... Haberi Görüntüle

FRANSA ALTININI ALMAK İÇİN SIRADIŞI BİR YÖNTEM BULDU

Savaşın bitiminden sonra Paris, Fransız altınının 'ait olduğu gibi' iade edilmesi için Washington'dan talepte bulundu. Amerikalılar beklenmedik bir şekilde Fransa'nın bu teklifini reddetti.

Resmi gerekçe, değerli metalin ABD'ye 'özel kişiler' tarafından gönderildiği yönündeydi. Ancak sonraki dönemde Fransa Cumhurbaşkanı Charles de Gaulle, Amerikan Merkez Bankası'nı alt edecekti. 

1950'li ve 1960'lı yıllarda Amerikan Doları hâlâ altına sabitlenmişti ve kesin olarak tanımlanmış bir kurla (ons başına 35 dolar) bozdurulması gerekiyordu. De Gaulle, hükümete ve bankalara ülkedeki mevcut tüm Amerikan parasını toplama emrini verdi. 

Dolar desteleri bir savaş gemisine yüklenerek ABD'ye teslim edildi. Ve Fransız Cumhurbaşkanı, Amerikalılardan (o zamanlar bu mümkündü) banknotları altınla değiştirmesini talep etti. Böylece Ağustos 1965'te 4 bin 400 ton değerli metal Fransa'ya iade edildi.

De Gaulle'ün numarası yalnızca bir kez işe yaradı: Birkaç yıl sonra Almanya bunu başarmaya çalıştı ancak sonuç alamadı.

Amerikan yönetimi, "Alman devletine ait altının ABD'de bulunması, ABD birliklerinin Almanya'daki varlığının garantisidir ve Amerikalılar SSCB'nin bu ülkeye yönelik bir saldırısını önlemektedir" iddiasında bulundu.

Zaten birkaç yıl sonra ABD yönetimi, doları altına sabitlemekten vazgeçti. 'De Gaulle hilesi' ile gündeme gelen takas ise kağıt üstünde mümkün ancak gerçekte imkansız hale geldi. O yıllardan sonra ABD'de altın depolayan devletler, 2008 küresel mali kriz patlak verene kadar değerli metallerini geri çekmeye çalışmadılar.

Ancak banknotlara olan inanç hızla eriyordu ve birçok ülkede hükümetler rezervleri kendi topraklarında tutmak istemeye başladı.

İsrail ordusunda çatlak: Esir takasını için isyan ettiler tek tek kalemleri kırıldı İsrail ordusunda çatlak: Esir takasını için isyan ettiler tek tek... Haberi Görüntüle

İNGİLTERE KÜLÇENİN İÇİNE TUNGSTEN MADENİ KOYDU

2009 yılında Çin, Londra Menkul Kıymetler Borsası'ndan 70 ton altın satın aldı. İngiltere'den Çin'e teslim edilen altın, beyan edilen özelliklere uygunluğunun sağlanması amacıyla kapsamlı testlere tâbî tutuldu. 

Çinliler, külçelerin içinde gerçekten altın bulunup bulunmadığı sorusunu yanıtlamak için tuğlalara delikler açtı. Ortaya çıkan talaşlar analiz için kimya laboratuvarlarına gönderildi.

Sonuç bir skandaldı: Külçelerin sadece dışı altınla kaplanmıştı ve içindeki katmanın altında tungsten madeni bulunuyordu. 

Aldatmacayı fark eden Pekin bunu protesto etti. Londra Menkul Kıymetler Borsası, külçenin sahtesini Çinlilerin yaptığını söyleyerek 'en iyi savunma saldırıdır' ilkesini kullandı. 

Ortaya çıkan altın dolandırıcılığı, değerli madenini İngiltere Merkez Bankası'nda saklayan Venezuela'nın rezervlerini geri çekmek istemesiyle sonuçlandı.

211 ton altının Caracas'a iade edilmesini talep eden Venezuela'ya İngilizler, "Sadece 99 ton depoldık. Geri kalanını JP Morgan Chase, Barclays, Standard Chartered ve Bank of Nova Scotia gibi dost bankalara dağıttık" cevabı gönderdi. 

Bolivarcı Cumhuriyetin başında bulunan Hugo Chavez bir şeylerin ters gittiğinden şüphelendi ve iade taleplerini artırdı. Sonunda 150 ton altını transfer etmeyi başardılar ancak yaklaşık 60 ton Londra'daki depolarda kaldı. Ne Chavez ne de onun yerini alan Nicolas Maduro daha fazla şantaj yapmayı başaramadı.

Yahya Sinvar'ın yanında çatışmıştı: Kassam Tugayları komutanlarından Mahmud Hamdan şehit oldu Yahya Sinvar'ın yanında çatışmıştı: Kassam Tugayları komutanlarından Mahmud Hamdan şehit... Haberi Görüntüle

ABD IMF'NİN ALTIN TALEBİNİ REDDEDİYOR

Venezuela-İngiliz çatışmasına paralel olarak bir başka 'altın çatışması' daha gelişti. Uluslararası Para Fonu (IMF), dünyada yaşanan mali sorunları bir şekilde durdurmak amacıyla rezervlerinin bir kısmını satma kararı aldı. 

IMF Eylül 2009'dan Aralık 2010'a kadar bir yıldan biraz fazla süre içinde 403 ton altın sattı. Bunun üzerine o dönem IMF'ye başkanlık eden Dominique Strauss-Kahn, IMF'ye ait olan 191 ton altının daha fona iade edilmesi talebiyle ABD Merkez Bankası'na (FED) başvurdu. FED nedenlerini açıklama gereği bile duymadan bu talebi reddetti.

Dominique Strauss-Kahn

Strauss-Kahn bu isteğinde ısrar etmeye çalıştı ancak 2011 yılının şubat ayı ortalarında Sofitel Otel'de bir hizmetçiye tecavüz etmeye çalıştığı gerekçesiyle tutuklandı. 

IMF'nin artık FED'den bu tür taleplerde bulunmayan yeni bir genel müdürü Christine Lagarde var. Birkaç ay sonra Strauss-Kahn'a iftira atıldığı ortaya çıktı; hizmetçi, dürüst bir adama iftira atmaya zorlandığını, hatta bunun için hesabına 100 bin dolarlık bir ücret aktarıldığını itiraf etti ama artık çok geçti.

İsrail'in suç ortağı ABD'den İran kararı: İsrail'e saldırıya karşılık yeni yaptırımlar İsrail'in suç ortağı ABD'den İran kararı: İsrail'e saldırıya karşılık yeni... Haberi Görüntüle

ALMANYA, HOLLANDA VE TÜRKİYE DE ALTIN ÇEKTİ

Almanya, 2013 yılında ABD'deki altınının iadesini istedi. Uzun uğraşlardan sonra Almanlar 2017 sonu itibariyle nihayet 674 ton değerli metali anavatanlarına taşıdı. FED'e güvenmeyen ülkelerden Hollanda, bu esnada 120 ton altını eve getirmeyi başardı. 

Hollanda'nın ABD'de depolanan altın rezervlerinin payı böylece yüzde 50'den yüzde 30'a düştü. Avusturya Merkez Bankası ise İngiltere Merkez Bankası depolarından 140 ton maden çıkardı. 

Türkiye ise 2016 yılında rezervlerini ABD'de tutmayı 'tehlikeli bir iş' olarak gördüğünü açıklamıştı. Ankara, altının 29 tonunu ABD'den, yaklaşık 200 tonunu da İngiltere Merkez Bankası'ndan çekmeyi başardı. 

Bu örneklere rağmen ABD ve İngiltere'de hâlâ büyük miktarda altın depolanıyor ve çok sayıda ülke rezervlerini Washington-Londra hattında tutuyor. 

ABD Hazinesi'nin açıklamalarına göre 2019 yılında Fort Knox'ta 216 milyon ons (yaklaşık 7 bin ton) altın bulunuyordu. Çeşitli uzmanlara göre, bugün depolanan değerli metalin toplam değeri 657 milyar dolar.

Batılı ülkeler Ukrayna savaşı başladıktan sora Rusya Federasyonu dışında bulunan 300 milyar dolarlık Rus fonunu dondurmaya karar verdi. 

Rusya'dan çalınan paralarının Kiev'i silahlandırmak için kullanılmasına karar verilmesi ve bazı ülkelerde Rus mallarına el konulması endişeleri artırdı. ABD ekonomisinin durumu kötü olduğu için Washington yönetimi, başka ülkelerin varlıklarını gönül rahatlığı içinde kullanacaktır. 

Bu nedenle 2024'ün ilk aylarında 'Küresel Güney' olarak adlandırılan ülkeler, altınlarını Batı depolarından çekmek istediklerini birbiri ardına açıkladı. Bu ülkeler arasında Nijerya, Güney Afrika, Gana, Senegal, Kamerun, Cezayir, Mısır ve Suudi Arabistan bulunuyor. Listenen 9. ülkesi şimdi Hindistan oldu. 

Habere Tepki Ver

10

0

2

0

0

0

0

0

Yorumlar (0)

Atilla Diş

TRHaber.com - Dünya


Bakmadan Geçme

Tümünü Gör ››

Loading